Tevhid Kitap

Hüsnü Hatime İçin Ne Yapılmalı? | Halis Bayancuk Hoca

36612

Halis Bayancuk Hoca'nın (Ebu Hanzala) ibretlik kıssaları anlattığı bu Ramazan sohbetinde Hüsnü Hatime için ne yapmalıyız? Hüsnü Hatime nedir? Sui Hatime nedir? İyi bir son nedir? Kötü bir son nedir? Güzel bir ölümün örnekleri nelerdir? Kötü bir ölümün örnekleri nelerdir? İyi bir son için ne yapmalıyız? gibi bir çok soru cevap buluyor. Kişinin nasıl yaşadı ise o şekilde diriltileceğine dair hadisler okunarak, ibret almamız gereken kıssalara dikkat çekiliyor “Her kul Allah'ın huzuruna öldüğü hal üzere dirilir.” (Müslim) İmam Buhari ve Müslim Sehl ibni Sa'd'tan şöyle bir rivayette bulunuyorlar: Sehl ibni Sa'd diyor ki: Biz bir gün Allah Rasulü ile beraber gazvedeyken, Allah Rasulü bize dedi ki: ''Sizden kim cehennemliklerden birine bakmak istiyorsa, Cehennemlik birini görmek istiyorsa, şu adama baksın” dedi Peygamber (sav). ''Ey Allah'ın Rasulü şahitlik ederim ki sen Allah'ın Peygamberisin.” Peygamber (sav) dedi ki; ''Ne oldu ey falan'' ''Dedi ben senin biraz önce dediğin o adamı takip ettim ve onun şu şekilde can verdiğini gördüm'' Peygamber (sav) dedi ki: “Kişi cennet ehlinin amelini yapar fakat o cehennemliklerdendir. Kişi cehennem ehlinin amelli üzeredir ama o cennetliklerdendir.” (Buhari, Müslim) İbni Teymiyye’nin ölmeden önce son okuduğu ayetler “Şüphesiz ki muttakiler, cennetlerde ve nehirlerdedirler. İktidar/Kudret sahibi bir Melik’in yanında, sıdk/doğruluk makamındadırlar.” (54/Kamer, 54-55) İYİ BİR SON İÇİN NE YAPMALIYIZ? Selefin yaptığı Allah’tan korkmalıyız. Amellerimize güvenmemeli ve Allah'ın rahmetini ve Allah'ın affını ve keremini, Allah'tan ummalıyız Peygamber (sav) bir hadisi şerifte diyor ki: “Korkan, yol alır. Yol alan menzile ulaşır. Dikkat edin! Allah'ın satışa sunduğu şey cennettir. Allah'ın sattığı cennet pahalıdır.” İmam Kurtubi diyor ki: "Ey insan, sakın ha, amellerine ve imanına güvenme! Seni bu amele ve imana muvaffak kılan Allah'tır. İstediği zaman onu senden alacak olan, gece hayır üzere gecelemene rağmen, sabah kalktığında içinin bomboş olduğunu, ve şerre meyilli olduğunu, sana yapacak olan yine Allah'tır. Nice gece bakıldığında insanın gözünü alan çiçek, gece don vurduğunda sabah kalktığında insanın sadece midesini bulandırır.” İmam Buhari ve Müslim Peygamberimizden (sav) şunu naklediyor diyor ki: "Kim Allah ile karşılaşmayı severse, Allah da onunla karşılaşmayı sever. Kim de Allah ile karşılaşmaktan hoşnut değilse, Allah'ın huzuruna gitmeyi istemiyorsa, Allah (ac) de onu karşısına almaktan hoşlanmaz, onunla karşılaşmaktan hoşlanmaz.” Ayşe annemiz soruyor: Ey Allah'ın Rasulü diyor: "Bu ölüm müdür?" Peygamber diyor: "Hayır, kimse ölümü istemez. "Fakat" diyor: "Mümin, Allah'ın rahmeti kendine hatırlatıldığında, Allah ile karşılaşmak ister." ÖNEMLİ BÖLÜMLER 00:00 Cezaevinde Ramazan nasıl geçiyor? 01:45 Ramazan sohbetleri/Ramazan derslerinde anlatılacak konular 02:06 Güzel bir son ve kötü bir sonun Müslüman’ın hayatındaki yeri 02:32 Savaşta kılıcı karnına yaslayıp son anda cehennemlik olan adamın kıssası 04:27 Yeni Müslüman olan bir adamın savaşta şehit olması ve cennetliklerden olması 06:12 Oruçlu bir şekilde ölen cennete girer 07:26 Osman’ın (r.a) oruçlu olarak can vermesi ve cennette iftar açması 08:46 Sui Hatime/Kötü ölüm 08:48 İbretlik bir kıssa: Müstehcen içerikli film izleyen gencin ibretlik sonu 10:22 Kötü sonun bir örneği: Müstehcen içerikli resimler paylaşan gencin kıssası 12:30 Yalnız kaldığımızda Allah bizi hangi amel üzerine görüyor? 12:55 En güzel Kur’an okuyan ve sürekli Kur’an okuyan genç Huzeyfe (r.a) 14:27 İbni Teymiyye’nin Kur’an okurken canını vermesi 15:31 Kabe’yi görmek isteyen kadının Kabe’de canını vermesi 16:40 Sürekli satranç oynayan adamın şah mat diyerek can vermesi 17:18 Tüccar olan bir adamın canını vermesi 17:52 Sürekli şarkı söyleyen bir gencin şarkı söyleyerek can vermesi 18:13 Namaz kılmayan ve faiz yiyen adamın pisliğe bulanmış bir şekilde can vermesi 19:50 Tuvalette can veren adamın kıssası 21:07 Her kul Allah'ın huzuruna öldüğü hal üzere dirilir. 21:38 İyi bir son için ne yapmalıyız 22:47 Amellerinize güvenmeyin 23:28 Bir an önce can verip Allah ile karşılaşmayı isteyenlerden misin? 24:34 Allah Resulü’nün müminle kafiri birbirinden ayırması Küfrün Karanlıklarından, Vahyin Aydınlığına… Kanalımıza destek olmak için https://bit.ly/3oJsI7z Tevhid Dersleri Kanalı için; https://tek.link/LLbY Tevhid Meali İçin: https://tevhidmeali.com/ Bütün Videoları İzlemek İçin; https://tevhiddersleri.org/ Dergilerimiz ve Kitaplarımıza Ulaşmak İçin: http://tevhiddergisi.org/ İletişim: +90 535 766 45 45 Şeri sorularınızı [email protected] mail adresi üzerinden sorabilirsiniz. #İbretlik #RamazanDersleri #İbretlikKıssalar #EbuHanzalaHoca

DAHA FAZLA GÖSTER

DAHA AZ GÖSTER

2 YORUM:
Yorumlar
Hamit FAHRETTİNOĞLU 2019-09-29 09:59:25

Güzel bir ders olmuş, net ve kolayca anlaşılabilir. Ne yazık ki, bugün ülkemizde ve Müslüman olduğunu söyleyen insanların ve toplulukların yaşadığı coğrafyada bu temel hakikati bilen çok çok az!.. İnsanların çoğu kelime-i tevhidin anlamını bilmeden ve dolayısıyla gerçekten iman etmiş olmadan bir ömür boyu ibadet ediyorlar, kulluk yaptıklarını zannedip kendilerini aldatıyorlar. Oysa imanla ilgili bu ilk ve en önemli Kur'ani hakikat, yoruma dayalı içtihadi, zanni bir konu değildir. Kur'an'ın bize öğrettiği apaçık bir iman esasıdır ve mutlaktır. Bu hakikat kabul edilmeden, yani tağutlar reddedilmeden gerçekten iman edilmiş olunmayacağını bu ümmet denilen topluluk öğrenmedikçe İslam adına bu coğrafyada bir şeylerin değişmesini, olmasını beklemek ham bir hayaldir. Özellikle günümüzde Türkiye'de sadece Müslüman görünümlü olan ve camiye namaz kılmaya giden yöneticilerin varlığına bakarak, dibine kadar tağuti olan bu rejime Müslüman (!) halk destek vermekte; yaptıkları icraatlar meşru görülerek sorgulanmamaktadır. Camilerin açık olması, beş vakit ezan sesinin duyulması, insanların bireysel ibadetlerine karışılmaması halk tarafından yeterli görülmektedir. Ama Allah'ın yasak ettiği ne kadar fiil varsa sistem tarafından icra edilmekte ve icra edilmesine açıkça destek olunmaktadır. Bugün devletin topladığı vergilerin çok önemli bir kısmı açıkça haram olan ve Kur'an'da lanetlenen faaliyetlerden elde edilmektedir. Bankaların, finans kuruluşlarının ve şirketlerin elde ettiği faiz gelirlerinden, devletin teşvik ettiği yakın zamana kadar bizzat işletip sonra bir kısmını özel sektöre devrettiği kumar oyunlarından (toto, loto, piyango, iddaa vs), fuhuştan ve alkollü içkiler üzerinden aldığı vergiler, bu devleti ayakta tutan büyük gelir kalemleridir. Diğer taraftan, gizli veya açıktan her türlü zulüm, hırsızlık, rüşvet, tecavüz vs irtikap edilmekte; bunların üzerine gidilmek şöyle dursun gündeme getirilmesi bile suç sayılmaktadır. Yani tam anlamıyla şirkin, zulmün ve tuğyanın egemen olduğu bir rejim vardır. İslam'dan cami cemaati olma düzeyinde haberdar olan insanlar şöyle dursun, iman ehli olduğunu ileri süren bilumum tarikat ve cemaatler de buna seyirci kalmakta ve hatta açıktan destek vermektedirler... Türkiye'de dine dayalı bütün yapıların (çok az sayıda tevhid ehli olan gruplar hariç) bugüne kadar yaptıkları ise Allah'ın varlığını ispatlamaktan, insanlara iyi ahlak sahibi olmalarını öğütlemekten öteye gidememiştir. Diğer bir anlatımla, İmanın bu boyutu onların gündeminde hiç olmamıştır. Bel'am kılıklı, rejimin her yaptığına fetva veren, destek çıkan büyük bir kitle yani tarikat ve cemaat ehli hocalar, mollalar, diyanet görevlileri ve ilahiyatçılar bu halkın gerçekleri öğrenmemesi için adeta çırpınmaktadırlar. Onlara göre, baştaki kişi ve onun ekibi ne yaparsa meşrudur ve mutlaka dine dayanmaktadır!!… Bu durum sadece bugün için geçerli olan vakıa değil, geçmişte de bu şekilde tezahür eden realitedir. Oysa Kur'an'da adı geçen ve yaşadıkları ibretlik kıssaları üzerinde ısrarla durulan bütün resul/nebiler şirke karşı mücadele etmişler, insanların sadece yaratıcı olarak Allah'ı tanımalarının bir anlam ifade etmeyeceği, tam ve gerçek tevhid olmadan iman etmiş olamayacaklarını yaşadıkları topluma anlatmaya çalışmışlardır. Kur'an'ın hiçbir ayetinde bir elçinin Allah'ın varlığını ispatlamak için uğraştığı yolunda bir bilgi verilmemektedir. Çünkü toplumların asıl problemi Allah'a bilerek ya da bilmeden şirk koşmaları, O'nun yanı sıra ilahlar edinmeleridir. Bu sapkın inanç ve zihniyete göre, yaratan Allah'tır; O rızkı da verir; ancak Allah'ın dünyasında O'nun hükümleri değil, insanların kendi arzu ve isteklerine göre koyduğu kurallar geçerli olmalıdır!... Kur'an bu düşünceyi şiddetle reddeder, bunun şirk olduğunu ve her türlü şirkin hiçbir şekilde affedilmeyeceğini özellikle ve defalarca söyler. Günümüzde özellikle gençler arasında yayılan ateizme karşı elbette akli ve nakli delillerle, yaratılış ayetleri ile Allah'ın varlığının ispatlanması, bu akımla mücadele edilmesi önemlidir. Ama Müslüman toplumların yüzyıllardır süregelen temel problemi ateizm değil, şirk düşüncesi ve bataklığıdır. Deyim yerindeyse aynı zamanda bu, insanlığın kadim problemidir. Yeryüzünde fitnenin, zulmün ortadan kalkması, yalnızca Allah'ın dininin egemen olması ve daha da önemlisi inandığını ileri süren insanların ahiret hayatlarının kurtulması mevcut kabul ve inanışa göre değil, tağutu reddeden, şirkten en azami bir titizlikle sakınan ve resul/nebilerin yolunu gerçekten rehber edinerek insanlığın kurtuluşu için çalışan imanlı insanlarla mümkün olabilecektir.


Muxammed 2020-01-16 22:25:50

Allahu akbar